Menfi tespit davaları icra takibinden önce ve
icra takibinden sonra olarak iki şekilde açılabilir.
Bir kişi, karşısındaki kişiye borçlu
bulunmadığını düşünüyor ise o kişiye karşı açacağı dava menfi tespit davasıdır.
Menfi tespit davaları davalının bulunduğu yer
veya icra takibi yapılmış ise takibin açıldığı yer mahkemesinde görülür. Menfi
tespit istenen rakama göre görevli mahkeme belirlenir.
İcra takibinden önce açılan menfi tespit
davası ile icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasını ayıran en büyük
özellik, dava görülene kadar icrai işlemlerin durdurulması yönündeki tedbir
kararının alınmasında rol oynar. Mahkeme, menfi tespit davası açıldığı zaman
icra işlemlerin durması için belli bir miktar teminat göstermesini davacıdan
ister. Bu teminat genelde dava değerinin % 15 i kadar nakit veya banka teminat
mektubu olmaktadır. Ancak icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında
ihtiyati tedbir kararı almak için sadece belirlenen teminat tutarını vermek
yani yukarıda da belirttiğimiz gibi % 15 tutarında bir bedelle tedbir kararı
verilmiş ise bu rakamı mahkeme veznesine yatırmak veya bu miktarda banka
teminat mektubu almak yeterli iken, icra takibinden sonra açılan menfi tespit
davalarında bu teminat tutarının dışında ayrıca tüm icra dosyası bedelinin depo
edilmesi gerekir. Basit bir hesapla tedbir kararı almak için icra takibinden
sonra açılacak menfi tespit davalarında tedbir için teminat oranı % 115
olmaktadır. Bu rakam da uygulamada büyük sıkıntı yaratmaktadır. Çünkü buradaki
mantık: icra takibi başladıktan
sonra açılan menfi tespit davasında icra
takibi durdurulmaz. Borçlu davacı durdurmak isterse ancak icra dosyasının tamamını
depo ederek ve ayrıca mahkeme veznesine gerekli % 15 teminatı depo ederek takip
işlemlerini durdurabilir.