HİZMETLERİMİZ

İŞE İADE DAVALARI

İŞE İADE DAVASI
4857 Sayılı İş Kanunu’ nun 20. maddesi, işveren tarafından tek taraflı ve haksız nedenlerle veya nedensiz olarak işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda işçinin işe iade davası açabileceğini düzenlemektedir. İşçi işverence fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren 1 ay içerisinde iş mahkemesinde işe iade davası açabilir.
İşe iade siteminden yararlanabilmek için, işçi ve işveren arasındaki iş sözleşmesi 4857 Sayılı İş Kanunu’ na veya Basın İş Kanunu’ na tabi olmalıdır. 4857 Sayılı İş Kanunu’ nun 18. maddesine göre işe iade davasını yalnızca belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiler açabilmektedir. Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiler iş güvencesi hükümlerinden faydalanamayacaktır. 

Mevsimlik işçiler de, eğer ki belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışıyorlarsa bu davadan yararlanabilirler. İş akitleri, mevsim sonunda değil, iş akdi askıda iken işveren tarafından yeniden çağırılmadıkları / işe başlatılmadıkları bir sonraki mevsim başında feshedilmiş sayılır ve işe iade davasında dava açma süresi de yeni mevsimde işe başlamadıkları günden itibaren başlar.

İşçinin işe iade davası açabilmesi için iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi gerekmektedir. 

İş yerinde en az 6 aylık kıdemi bulunan işçi işe iade davası açabilmektedir. 6 aylık kıdemini doldurmamış olan işçilerin iş sözleşmeleri herhangi bir neden gösterilmeksizin işveren tarafından feshedilebilmektedir. İşçinin kıdem süresi hesaplanırken 4857 Sayılı İş Kanunu’ nun 66. maddesinde yer alan süreler dikkate alınır. İşçinin 6 aylık kıdeminin dolup dolmadığı hususunda işçi işverene ait başka bir iş yerinde çalışmış ise süreler birleştirilerek hesaplanır.

İşçinin işe iade davası ile iş güvencesinden yararlanabilmesi için iş yerinde çalışan işçi sayısının en az 30 ve üstü olması gerekmektedir. İşverenin aynı iş kolunda birden fazla iş yerinin bulunması durumunda çalışan işçi sayısının tespitinde bu işyerlerindeki yerlerdeki toplam işçi sayısı baz alınacaktır. İşyerinde çalışan işçilerin iş sözleşmelerinin belirli ya da belirsiz süreli olması veya işçilerin tam süreli ya da kısmı süreli iş sözleşmesi ile çalışması işçi sayısının hesaplanmasında herhangi bir önem arz etmemektedir. 

İşletmenin  bütününü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcıları ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri iş güvencesi kapsamında olan işe iade davasından yararlanamayacaklardır.
  
İş K. m. 20/1 uyarınca, iş sözleşmesi feshedilen işçi, geçersiz olduğunu düşündüğü fesih bildiriminin tebliğinden itibaren bir ay içinde işe iade davası açmalıdır. İşçi için dava açma süresinin başlangıcı feshin tebliğ tarihidir.
 
İşe iade davasında, dava açma süresinin fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay olduğu ve bu bildirimin yazılı olarak yapılması gerekmektedir. 

İşçinin savunmasının alınması gerektiği İş K. m. 19’da da öngörülmüş olup, kanun maddesi uyarınca işçinin savunması alınmadan, belirsiz süreli iş sözleşmesi davranış ve verimliliği nedeniyle sona erdirilemez. İş Kanunu’nda savunmanın ne şekilde alınacağına dair her hangi bir düzenleme bulunmamaktadır. İspat açısından yazılı olarak savunma alınması daha uygun olacaktır. Zira işçinin savunma vermekten kaçınması durumunda bir tutanakla tespit yapılmalıdır. Ayrıca savunmanın uygun yer ve zamanda istenmesi gerekir. Ayrıca işçiye, makul süre verilerek bu süre içinde savunmasını vermesi, aksi halde savunmadan vazgeçmiş sayılacağı da bildirilmelidir.
  
İş sözleşmesi işveren tarafından sebep gösterilmeden ya da geçersiz sebeple feshedilen işçi, açmış olduğu işe iade davasını kazandıktan sonra, geçersiz sayılan fesih nedeniyle, boşta geçen süreye ilişkin ücretini ve diğer haklarını talep etme hakkına sahip olur. Mahkemenin verdiği feshin geçersizliğine ve işçinin işine iadesine ilişkin kararın, işçiye tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak üzere, işverenine başvurması gerekmektedir. İşe iadesi için başvuran işçiyi, işveren bir ay içinde işine başlatmalıdır. Aksi takdirde işçiye en az dört en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemek zorundadır. Eğer işveren işçinin iş sözleşmesini sendikal faaliyet, sendika üyeliği veya sendika temsilciliği nedeniyle feshetmişse bu durumda işçinin bir yıllık ücreti tutarından az olmamak üzere tazminat ödemek zorundadır. İş K. m. 21 uyarınca, mahkeme feshin geçersizliğine karar verdiğinde işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminatı da belirlemelidir.
  
Mahkemenin verdiği feshin geçersizliğine ve işçinin işine iadesine ilişkin kararın, işçiye tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak üzere, işverenine başvurması gerekmektedir. Bu süre hak düşücüdür. Kanunla belirlenmiş olan on günlük süre kesin süredir ve taraflara yada hakime bağlı bir süre değildir. Bu nedenle belirlenen süre içinde yerine getirilmesi gerekir.

Mahkeme tarafından fesih bildiriminin geçersizliğine işçinin işe iadesine karar verildikten sonra, işçi on iş günü içinde işverene başvurmak zorundadır. On iş günü geçtikten sonra yapılan başvuruyu işveren kabul etmek zorunda değildir. İşe başvuruyu işveren veya onun adına vekili yapabilir. Ancak feshin geçersizliğine ilişkin mahkeme kararının hukuki sonuçlarını doğurması için işe başlatılma konusundaki başvurunun, kararın kesinleşmesinden sonra süresi içinde yapılması zorunludur.
 
İşe iade başvurusunun nasıl yapılacağı konusunda İş Kanunu’nda her hangi bir düzenleme yoktur. Ancak sözlü başvuruyu kanıtlamak zor olacağından, ispat açısından işçi için en iyisi, noter veya posta yoluyla işverene başvurmak olacaktır. Özellikle noter kanalıyla işe iade başvurusunda bulunmak, işçiye büyük bir ispat kolaylığı sağlayacaktır.
  
İş K. m. 21 uyarınca, feshin geçersizliğine karar verilmesi durumunda işveren işçinin başvurusunu tebliğ aldıktan itibaren işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşveren bu süre içinde işçiyi işe başlatmazsa mahkeme tarafından belirlenen tazminatı ödemekle yükümlü olacaktır.
 
İşçiyi başvurusu üzerine, işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. Bu durumda açıkça kanununda da belirtildiği üzere işveren işçiyi işe başlatmaz ise, buna karşılık en az dört, en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminatı işçiye ödeyecektir
 
KANUN HÜKÜMLERİ:

İŞ KANUNU


MADDE 19 - İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır.
Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. Ancak, işverenin 25 inci maddenin (II) numaralı bendi  şartlarına uygun fesih hakkı saklıdır.
MADDE 20 - İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Toplu iş sözleşmesinde hüküm varsa veya taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede özel hakeme götürülür.
Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Dava seri muhakeme usulüne göre iki ay içinde sonuçlandırılır. Mahkemece verilen kararın temyizi halinde, Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
Özel hakemin oluşumu, çalışma esas ve usulleri çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.
MADDE 21 - İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.
Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.
Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları  ödenir.
İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı,  yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.
İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.
Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.


cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry