HİZMETLERİMİZ

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVALARI

Resmi olarak evli kişiler anlaşarak boşanmak isteyebilirler. Bu durumun faydası özel yaşantılarının alenen ortaya dökülmesinden uzak ve uzun bir yargılama sürecine girmeden, anlaşamadıklarına kanaat getirip yollarını ayırmalarını sağlar.

Hiç kimse boşanmak için evlenmez. Ancak zamanla eşlerin birbirine güveni, inancı, saygısı ve sevgisi kalmayabilir.   Bu durumda evliliği devam ettirmeye çalışmak hem tarafların ve hem de varsa müşterek çocuklarının hayatlarını olumsuz etkiler.
Böyle durumlarda boşanma ve boşanmaya bağlı her türlü talepte anlaşan kişiler bir yılı doldurmuş bir evlilik olması şartıyla anlaşmalı olarak boşanabilirler. 
Anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davasından farkı; yargılama sürecinin oldukça kısa, hatta tek celse olması, tarafların özel hayatlarının tanıklar, dilekçeler ile ortaya dökülmesine gerek olmaması, her iki tarafın da daha fazla maddi manevi sıkıntı çekmeden yürümeyen evliliklerini sonlandırmalarıdır. 

Boşanma davasında anlaşmak demek sadece boşanma talebinde değil, velayet, nafaka, tazminat, katkı payı konusunda da anlaşmak demektir. Böylece taraflar arasında bir daha ailevi konularda dava devam etmesine gerek kalmayacaktır. 
Anlaşmalı boşanma davasında, taraflardan biri boşanma davasını açar, boşanma davası dilekçesi veya dilekçenin ekinde “boşanma protokolü” dediğimiz ve boşanma sonucu velayet, nafaka, tazminat vs. konularındaki tarafların ne surette anlaştığını gösteren belge eklenir. Duruşma gününde her iki tarafın hazır olarak duruşmada bulunması gerekir.  
Karar kesinleşene kadar her aşamada taraflardan biri anlaşmadan vazgeçebilir. Herhangi bir sebeple taraflar arasında açılmış bir boşanma davasının reddi halinde, bu red kararının kesinleşmesinden itibaren 3 yıl bitiminde, taraflar hiçbir şekilde bir araya gelmemişler ise ve gelmeleri de mümkün değil ise taraflardan birinin açacağı dava ile boşanmaya karar verilir.  

                        

KANUN METNİ: 

MEDENİ KANUN

MADDE 166/3

"Madde 166- Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. 
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir. 

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz. 

Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir."

 

cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry