Şirketin
pasifler değerleri aktif değerlerinde fazla ise mal varlığı borca batık bir
şirket söz konusudur ve bu şirket iflasını istemek durumundadır.
Ancak
eğer şirket iyileştirme projesi adı altında borçları ödeyebileceğine, alacak
borç dengesini sağlayabileceğine, şirketi iyileştirebileceğine dair inandırıcı
ve düzgün bir proje sunarsa bu şirket hakkında iflas erteleme kararı verilir.
İflas
erteleme davasının görülebilmesi için öncelikle şirketin borca batık olması
gerekir. Borca batık olma hali şirketin tüm aktifleri toplamının alacaklıların
alacaklarını karşılamaması demektir. Davada hukuksal anlamda alacak borç
dengesine bakılır.
Borca
batıklığın tespiti için bir bilanço hazırlanır. Döviz kurundaki olumsuz büyük
gelişmeler, şirketin büyük bir alacağının olduğu başka bir şirketin çökmesi,
sermaye piyasasında yatırım yapılan bir senedin büyük bir çöküş yaşaması gibi
olaylar borca batıklığın göstergeleri arasında sayılabilir. Bu durumlar bir
bilanço ile tespit edilir.
İflas
erteleme talep edilebilmesi için borca batık şirketin iyileştirme projesi
hazırlayabilecek durumda olması gerekir. Yani şirketin borca batıklığı ortadan
kaldırabileceğini, yeniden kar yapan bir şirket haline gelebileceğini,
borçlarını ödeyebileceğini bu iyileştirme projesi ile ispat edebilmesi gerekir.
Şirketin
iflas erteleme kararı alınabilmesi tüzel kişi olarak şirketi devam
ettirebileceğini de ispatlaması gerekir. Bu sebeple iyileştirme projesi sadece
borçların ödenmesini değil bunun devamında tüzel kişiliğin devam edebileceğinin
de gösterilmesini kapsamalıdır.
İflasın
ertelenmesine karar verebilmesi için mahkemenin iyileştirme projesini ciddi ve
inandırıcı bulması gerekir. Bu projeyi teknik olarak hakimin bilmesi mümkün
bulunmadığından bu konuda bilirkişilik müessesesi araya girer. Söz konusu
bilirkişinin yapacağı iş, sadece bir bilançoda aktiflerin ve pasiflerin
durumunu özetlemek ya da statik bir bilanço analizi yapmak değil, dinamik bir
bilanço analizi yapmak, bir nakit akış tablosu çıkarmaktır.
İflasın
ertelenmesini talep eden, hangi tedbirlere başvurularak ve hangi süre içinde
borca batık olma durumunun sona ereceğini, iyileştirme projesini ve bu projenin
ciddi ve inandırıcı olduğunu ispata yarayan bilgi ve belgeleri mahkemeye
sunmalıdır. Örneğin; banka garanti
sözleşmesi, ibraname sözleşmesi vb. gibi. Mahkemeye ayrıca defter değerleri
esas alınarak düzenlenmiş ara bilanço ve bundan önceki yıllık bilançoların,
aynı şekilde kar zarar hesaplarının (gelir tablolarının) da sunulması gerekir.
Zira hâkim sonuç açıklama bilançolarından ve hesaplarından ortaklığın kar zarar
durumunun nasıl bir gelişme gösterdiğini görme fırsatı bulur ve iyileştirme
projesinde yer alan tedbirlerin ciddi ve inandırıcı olduğunu tespitinde yararlı
olur.
Tasfiye
halinde bir şirket için iflas erteleme kararı verilemez.
İflasın
ertelenmesi kararı ile alacaklıların katlanmak zorunda kalacakları zarar,
erteleme kararı olmaksızın direk iflas kararı verilmesi durumunda
katlanacakları zarara göre çok daha fazla ise, iflasın ertelenmesine karar
verilemez.
İLGİLİ KANUN MADDELERİ
TÜRK
TİCARET KANUNU
MADDE 376 - (1) Son yıllık bilançodan, sermaye
ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız
kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve
bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar.
(2) Son yıllık bilançoya göre, sermaye ile kanuni
yedek akçeler toplamının üçte ikisinin zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı
anlaşıldığı takdirde, derhâl toplantıya çağrılan genel kurul, sermayenin üçte
biri ile yetinme veya sermayenin tamamlanmasına karar vermediği takdirde şirket
kendiliğinden sona erer.
(3) "Şirketin borca batık durumda bulunduğu
şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin
devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara
bilanço çıkartır. Bu bilançodan aktiflerin, şirket alacaklılarının alacaklarını
karşılamaya yetmediğinin anlaşılması hâlinde, yönetim kurulu, bu durumu şirket
merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine bildirir ve şirketin
iflasını ister. Meğerki iflas kararının verilmesinden önce, şirketin açığını
karşılayacak ve borca batık durumunu ortadan kaldıracak tutardaki şirket
borçlarının alacaklıları, alacaklarının sırasının diğer tüm alacaklıların
sırasından sonraki sıraya konulmasını yazılı olarak kabul etmiş ve bu beyanın
veya sözleşmenin yerindeliği, gerçekliği ve geçerliliği, yönetim kurulu
tarafından iflas isteminin bildirileceği mahkemece atanan bilirkişilerce
doğrulanmış olsun. Aksi hâlde mahkemeye bilirkişi incelemesi için yapılmış
başvuru, iflas bildirimi olarak kabul olunur.”
MADDE 377 - Yönetim kurulu veya herhangi bir
alacaklı yeni nakit sermaye konulması dâhil nesnel ve gerçek kaynakları ve
önlemleri gösteren bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın
ertelenmesini isteyebilir. Bu hâlde İcra ve İflas Kanununun 179 ilâ 179/b
maddeleri uygulanır.
Hakkında iflas erteleme kararı verilen şirkete iflas
erteleme süresi içinde takip yapılamaz, yapılan takiplerde işlem yapılamaz,
zamanaşımı ve hak düşürücü süreler işlemez.
İflas erteleme kararı 1 yıl için verilir, ancak şirkete atanan kayyımın gerekli
görmesi halinde mahkeme tarafından bu süre uzatılabilir, ancak her halde 4
yıldan uzun olamaz.
Kayyım, mahkemenin belirleyeceği zaman ve sürelerde erteleme kararı verilen
şirket hakkındaki iyileştirme sürecini takip ederek raporunu verir.İflas
erteleme süresi dolduğu halde şirket için uygulanan iyileştirme projesi sonuç
vermez ise ilgili şirketin iflasına karar verilir.
İCRA
İFLAS KANUNU
MADDE 179 - Sermaye Şirketleri İle
Kooperatiflerin İflâsı
Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin borçlarının
aktifinden fazla olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya
şirket ya da kooperatif tasfiye hâlinde ise tasfiye memurları veya bir alacaklı
tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın
bunların iflâsına karar verilir. Şu kadar ki, idare ve temsil ile
vazifelendirilmiş kimseler ya da alacaklılardan biri, şirket veya kooperatifin
malî durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme
projesini mahkemeye sunarak iflâsın ertelenmesini isteyebilir. Mahkeme projeyi ciddî
ve inandırıcı bulursa, iflâsın ertelenmesine karar verir. İyileştirme
projesinin ciddî ve inandırıcı olduğunu gösteren bilgi ve belgelerin de
mahkemeye sunulması zorunludur.
Mahkeme, gerekli görürse idare ve temsille
vazifelendirilmiş kimseleri ve alacaklıları dinleyebilir. İflâsın ertelenmesi
talepleri öncelikle ve ivedilikle sonuçlandırılır.
MADDE 179/a - Erteleme Tedbirleri
Mahkeme, iflâsın ertelenmesi isteminde bulunulması
üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim
kurulu kararlarını onaylanması için derhal bir kayyım atar; ayrıca şirketin ve
kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alır.
Kayyımın atanmasına ilişkin karar, kayyımın mahkemece
belirlenmiş görevleri ve temsil yetkisi ile bunların sınırları ve iflâsın
ertelenmesine ilişkin talep 166 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile
mahkeme tarafından ilân ve ticaret siciline tescil ettirilir. Mahkeme bu arada
erteleme talebini karara bağlar.
İflâs ertelenmişse kayyım her üç ayda bir şirketin
projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor eder,
mahkeme bu rapor üzerine veya gerek gördüğünde alacağı bilirkişi raporuna göre,
erteleme istemini değerlendirir ve iyileştirmenin mümkün olamayacağı kanaatine
varırsa erteleme kararını kaldırır.
MADDE 179/b - Erteleme Kararının Etkileri
Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı
Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve
evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı
ve hak düşüren müddetler işlemez.
Erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticarî
işletme rehiniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehinin paraya çevrilmesi
yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir;
ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı
gerçekleştirilemez. Bu durumda erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle
karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak zorundadır.
206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı alacaklar
için haciz yoluyla takip yapılabilir.
Erteleme süresi azami bir yıldır. Bu süre kayyımın
verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler ile
uzatılabilir; ancak uzatma süreleri toplamı dört yılı geçemez.
Kayyım, mahkemenin belirleyeceği sürelerde iflâsı
ertelenenin faaliyetleri ve işletmenin durumu konusunda düzenli olarak
mahkemeye rapor verir.
İflâsın ertelenmesi talebinin reddi ya da erteleme
süresi sonunda iyileşmenin mümkün olmadığının tespiti üzerine mahkeme, şirketin
veya kooperatifin iflâsına karar verir. Erteleme süresi dolmamakla birlikte,
mahkeme kayyımın verdiği raporlardan şirketin veya kooperatifin malî durumunun
iyileştirilmesinin mümkün olmadığı kanaatine varırsa, erteleme kararını
kaldırarak şirketin veya kooperatifin iflâsına karar verebilir.