HİZMETLERİMİZ

BİLİŞİM SUÇLARI

Bilişim Hukuku; Bilişim teknolojileri hukuku ve İnternet hukuku olarak ikiye ayrılmakta ise de; genel olarak internet kullanımının güvenliği ve yasal yollarını düzenleyen hukuk dalıdır.

T.C Anayasası’nın 19. ve devamı maddeleri Özgürlükleri konu alır. Özel Hayatın Gizliliği ve Korunması, Kişi Hürriyeti, Haberleşme Hürriyeti, Düşünce ve Kanaat Hürriyeti, Basın Hürriyeti konularının her biri bilişim hukukuyla iç içedir. Bilişim araçlarıyla yapılan ifade ve düşünce açıklamaları anayasa temelli bir özgürlüğe işaret etmektedir.

Bilişimin geçmişi 1970’lerde ABD’de başlamış ve oradan dünyaya yayılmıştır. Bu durumda bilişim hukukunun doğumu da buna uyum sağlamış ve ABD’de gelişmiştir.

Bilişim Hukuku’nun gelişimi bilişim teknolojilerinin gelişimine paralel olarak gerçekleştiğinden Türkiye’deki Bilişim Hukuku da bilişim teknolojilerini geliştiren, bu alanda önde giden ülkeleri takip etmek suretiyle gelişmektedir.

Örneğin, İngiltere’de istenmeyen e-mail (spam”) göndermek bir suç tipine işaret ederken, hukukumuzda bu alanda açık bir kanuni düzenleme henüz yapılmamış, bu fiil diğer bazı benzer suç tipleriyle ilişkilendirmek şartıyla suç haline getirebilmiştir.

Türkiye’de de bilişimle alakalı ilk çalışmalar, dünya üzerinde bu alandaki gelişimlere paralel olarak bir miktar gecikme ile 1991 yılında başlamıştır. Bilişim Hukuku, bilişim araçlarının kısa zamanda yaygınlaşması ve yaşamdaki etkilerinin artması ile birlikte bu alanda yaşanabilecek ihlal, aksaklık veya hukuki sorunlara cevap vermek üzere ortaya çıkmıştır.

Türkiye’de bilişim teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak başta 765 sayılı Eski Türk Ceza Kanununa bilişimle alakalı birkaç madde koyarak o zamanki ihtiyaca kısmen cevap verilmiştir. Bu dönemde kanunlaştırılan düzenlemeler; bilişim sisteminde verilerin ele geçirilmesi, karşılıksız yararlanma ve banka kartları eksenindeki düzenlemelerdir.

Bundan sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile birlikte, yeni gelişmelere de uyum sağlanmış; 765 Sayılı Kanun döneminde düzenlenmemiş olan “verilerin yetkisiz ele geçirilmesi” (“hacker”lik) konusu yeni Kanun ile düzenlenmiştir. Bunun yanında “bilişim” kelimesi Türk Ceza Kanunu’nda 3 yerde geçmektedir. TCK 142 Hırsızlık ve TCK Dolandırıcılık suçlarının nitelikli hali ile TCK 243. Maddede “bilişim sistemine girme” başlıklı maddede de bilişim araçları kullanılarak bilişim sistemini bozma ve engelleme suçlarını düzenlemektedir.

Bu gelişmelere ilaveten; İnternet Kanunu olarak bilinen 2007 yılında yayımlanan 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’dan da bahsetmek gerekir, bu kanun bilişim hukuku için en önemli kaynak olarak durmaktadır. 19 Şubat 2014’te 6518 sayılı kanun değişikliği 5651 sayılı kanun bir dizi değişikliğe uğradı. Ayrıntılı açıklamasını Ajanda bölümümüzde bulabileceğiniz bu değişikler temelde Yürütmenin bir kolu olan TİB’e, Yargı kararı olmaksızın zararlı içeriği engelleme yetkisi veriyor.

2012 yılında yayımlanan 6352 Sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun, 2004 yılında yayımlanan 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu, Mesafeli Sözleşmelere Dair Yönetmelik, İnternet Alan Adları Yönetmeliği, Erişim ve Ara bağlantı Yönetmeliği, İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik, İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, Ceza Muhakemesinde Ses ve Görüntü Bilişim Sisteminin Kullanılması Hakkında Yönetmelik gibi her geçen gün yeni bir suç tipine veya ihlale yönelik çıkan bir düzenlemeler yürürlüğe girdi. Ancak bu düzenlemelerin yabancı hukuk kaynaklarıyla kıyaslanamayacak kadar az olduğunu belirtmek isteriz.

2001 yılında Bilgi İşlem ve Daire Başkanlığı kuruldu. Bu başkanlığın görevleri ABD’de oluşturulmuş Bilgisayar Suçları ve Fikri Haklar Bölümü’ne benzemekteyse de şuan için ABD’deki emsal kurum kadar etkin bir faaliyeti yoktur. Bu gelişmeler bilişim hukukunun ülkemizde de gelişeceğinin emareleri olarak göze çarpmaktadır.

İnternet ve bilişim dünyası hızlı gelişimini küresel biçimde sürdürmektedir. Bilişim Hukuku, herkesin yaşamına etki eden, kendine özgü kurum, yapı ve düzenlemeleri ile hızla gelişen yeni bir hukuk dalı olarak göze çarpmaktadır.

Bilişim suçlarıyla mücadele eden ekip ve kurumların da bilişim teknolojisinde önde giden ülkelerde çok önceden kurulduğunu hatırlatmak isteriz. Bu durumla alakalı gelişme 11.11.2013’te Resmi Gazetede yayımlandı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bu kurumun adını SOME ( Siber Olaylara Müdahele Ekibi) diye nitelendiriyor. Resmi Gazetede yayımlanan 28818 Sayılı Siber Olaylara Müdahale Ekiplerinin Kuruluş, Görev Ve Çalışmalarına Dair Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ’de SOME’lerin kuruluşu ve çalışması hakkında bir yasal düzenleme mevcut ancak bu düzenleme hala etik hacker dediğimiz SOME’lerin çalışmalarındaki hukuki ihlalleri düzenleyebilecek diyemeyiz.

Bilişim Hukukuna hâkim olan ilkeler arasında; özel hayatın korunması, kişilik haklarının ve saygınlığının korunumu, bilişim sisteminde ve bilişim araçlarında güvenlik, elektronik haberleşmenin güvenliği ve şahsiliği ile temelde ifade özgürlüğü ve gizlilik konuları vardır.

Türkiye’de Bilişim Hukuku alanında Özel Hayatın Gizliliğinin Korunması, İnteraktif Bankacılık Uygulamaları Ve Kredi Kartlarının, Sosyal Medya Uygulamalarının, Elektronik Haberleşme Uygulamalarının, Elektronik İmza Uygulamalarının Kullanımından Kaynaklanan İhlal Ve Mağduriyetler, Virüs Yazılımlarının Ve Veri Hırsızlığının Yarattığı Mağduriyetler, Bilişim Araçlarının Kullanılması Suretiyle Sağlanan Mesafeli Satım Ve Şifreli Yayın Hizmetlerinin Neden Olabildiği İhlal Ve Mağduriyetler, Sanal Kumar Ve Bilgisayar Oyunu Kullanımından Kaynaklanan Mağduriyetler en sık gözlenen bilişim hukuku ihtilafları arasında olup büromuz bu alanlarda en kaliteli avukatlık hizmetleriniz vermeyi hedeflemektedir.

cheap jordans|wholesale air max|wholesale jordans|wholesale jewelry