Haberleşmenin
Gizliliğini İhlal suçu “Özel Hayata ve
Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar” bölümünde yer almaktadır. Özel Hayatın
Gizliliğini İhlal suçuna Türk Ceza Kanunu’nun 134. Maddesinde yer verilmiştir.
Bu suça
ilişkin verilecek ceza; “özel hayatın gizliliği”, “mahrem alan”, “insan onuru”,
“özgür yaşama hakkı” kavramlarını korumaktadır.
Özel hayatı
dediğimiz kavram 3 bölümden oluşmaktadır. Bunlar; Ortak Alan, Özel alan, Gizli
alandır. Ortak alan kişinin çevresinde bulunması ve yaşayışı olarak ifade
edilebilirken, özel alan kişinin yakın çevresi aile ve arkadaşları ifade eder.
Gizli alan ise; mahremiyet diye ifade ettiğimiz bireyin diğer kişilerce
duyulmasını istemediği durumlardır.
Bu 3 bölüme
ayrılan özel hayat kavramında bazı geçişler yaşanabilmektedir. Bazen neyin özel
alan neyin genel alan olduğu durumları çokça tartışılmıştır. Ünlülerin ve
topluma mâl olmuş kişilerin özel alanlarının sınırı ve buna bağlı olarak özel
hayatın gizliliğini ihlal suçunun varlığı üzerinde düşünülmesi gereken
alanlardan olmuştur. Gizli kamera kullanımının, magazin haberciliğinin hukuki
anlamda tam olarak nereye düştüğü de tartışma konusudur.
2 Temmuz 2012
yılında yapılan değişiklikle; Türk Ceza Kanunu 134. Maddede yer alan özel
hayatın gizliliği suçu için verilecek olan ceza 1 ile 3 yıl arasıdır. Görüntü
ve ses kaydının varlığı halinde ceza 1 kat artırılmaktadır. Görüntü ve seslerin
hukuk aykırı ifşası ise; 2 ile 5 yıl arası cezalandırılmaktadır. Bu da bu suçun
nitelikli hali olarak göze çarpmakta ve kanun koyucu özel hayata verdiği önemi,
hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumuna takılmayacak şekilde
düzenlemiştir.
T.C Anayasası
20. Madde “Özel Hayatın Gizliliği” başlığını taşımaktadır. Buna göre “Herkes,
özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir.
Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” Diyerek özel hayatın
gizliliği anayasal bağlamda da korumuştur. Sadece Millî güvenlik, kamu düzeni,
suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık gibi durumlarda bu ihlal yetkili
mahkeme kararıyla 48 saat için söz konusudur. Ayrıca 2010 yılında yapılan
değişiklikle “herkes kendisiyle ilgili kişisel verileri isteme ve korunması
hakkına sahiptir diyerek son dönemde kişisel veri ve alanların çoğalmasına
paralel bir şekilde buna uygun bir düzenleme yoluna gitmiştir.
Özel hayatın
gizliliğini ihlal suçu soruşturulup kovuşturulması şikâyete bağlı bir suçtur.